标题:Sezai Karakoç’un Şiirinde Tanrı Kavramının Tasavvuf Epistemolojisi Açısından Anlamı ve Kullanımı = In Karakoç’s Poetry, Meaning and Use of the Concept of God in Terms of Islamic Sufism Epistemology
期刊名称:FSM İlmi Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi
印刷版ISSN:2147-3153
电子版ISSN:2148-2217
出版年度:2018
卷号:11
页码:189-213
语种:
出版社:Fatih Sultan Mehmet Vakif University
摘要:Bu çalışmada modern Türk şiirinde metafizik duyuşu önemli ölçüde şiirinde yansıtmaya çalışan Sezai Karakoç’un, Tanrı kavramının algılanma biçimi üzerinde durulmuştur. Modernite sürecinde hayatın kıyısına itilen Tanrı’nın, Karakoç’un şiirinde tekrar merkezi bir konuma yerleştirilmeye çalışıldığı ve insanın, eşyanın, doğanın Tanrı’nın merkezde olduğu geleneksel anlayışa göre yeniden konumlandırıldığı görülmüştür. Şiirlerde Tanrı anlayışının, daha çok tasavvufun varlık tasavvuru doğrultusunda düşünüldüğü tespit edilmiştir. Varlığın, “mutlak varlık” ve “izafi varlık” olarak ikiye ayrıldığı tasavvufun epistemolojisinin Karakoç’un pek çok şiirinde benzer şekilde kabul edildiği görülmüştür. Çalışmada temel kaynak olarak Karakoç’un Gün Doğmadan adlı toplu şiirleri esas alınmış, kısmen de düşünce yazılarından yararlanılmıştır. In this work, the conceptualisation of God in Sezai Karakoç, who, in his poem, tries to reflect the metaphysical feeling significantly in modern Turkish poetry is going to be discussed. It has been seen that God, who was pushed to the shore of life in the modernity process, has been attempted to place in a central position again in Karakoç poetry. It has been seen that human being, matter and nature have been repositioned according to the traditional understanding that God is at the center. In poems, it has been found that the concept of God is considered more like the God in understanding of Being in Tasavvuf. It is seen that the epistemology of Tasavvuf, in which the entity is divided into two as “absolute being” and “relative being”, is accepted in many poems of Karakoç in a similar way. As a basic source in the study, Karakoç’s collective poems called Gün Doğmadan were taken as basis and partly as a result of thought writings.